30 Ekim 2016 Pazar

Dünya Bankası'ndan Türkiye'ye büyüme önerisi

Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Cyrill Muller, Türkiye ekonomisinin çok sağlam bir şekilde büyüdüğünü ve dünyada en hızlı büyüyen ekonomiler arasında yer aldığını belirterek, "Bu performansını yükselterek sürdürebilmesi için eğitime yapılan yatırımların devam etmesi, bölgesel çatışmaların sona ermesi ve tarım temelli ekonomiden sanayi merkezli ekonomiye geçişin hızlanması gerekiyor." dedi.
Türkiye ekonomisinin performansı ve sürdürülebilir büyümenin gereklilikleri hakkında AA muhabirine açıklamalarda bulunan Muller, Türkiye'nin sahip olduğu potansiyeli göz önüne alarak daha müreffeh bir seviyeye erişebilmek için mevcut büyüme hızının da üzerine çıkabileceğini ifade etti.
Muller, Türkiye ekonomisinin büyüme hızını artırabilmesi ve performansını sürdürülebilir seviyede tutabilmesi için eğitime yapılan yatırımların devam etmesinin, bölgesel çatışmaların sona ermesinin ve tarım temelli ekonomiden sanayi merkezli ekonomiye geçişin hızlanmasının gerektiğinin altını çizerek şu değerlendirmelerde bulundu:
"Diğer ülkeler ile karşılaştırdığımızda, Türkiye ekonomisinin büyüme performansı gerçekten sağlam ve açıkçası en hızlı büyüyenlerden birisi. Bunun bu şekilde devam edebilmesi için öncelikle eğitim konusuna ağırlık verilmeli. Eğitime erişebilme ve mezun verme oranlarınız çok iyi. Ancak alınan eğitimin kalitesi ve genç insanların bu eğitimle iş bulabilmesi konuları da önemli. Eğitim sisteminin daha yaratıcı, daha yenilikçi, daha modern bir ekonomiye geçişle doğrudan bağlantısı olduğunu düşünüyoruz.
İkinci olarak, ülkenizin de içinde bulunduğu bölgede devam eden karışıklıkların, Türkiye ekonomisinin büyümesini olumsuz yönde etkiliyor ama söz konusu karışıklıklardan bazılarının çözüleceğini ve gerilimin azalacağını düşünüyorum. Bu da Türkiye'ye ekonomisini büyütmesi için fırsatlar sunacak.
Son olarak şunu söylemek isterim ki Türkiye belli bir süredir tarımsal ekonomiden üretim ve hizmet ekonomisine geçme konusunda çok başarılı bir performans sergiledi. Ancak geldiği pozisyonu sağlamlaştırarak daha ileriye taşıyabilmesi için kendisini teknolojinin daha yoğun kullanıldığı, yenilikçi ve yaratıcı anlayışla üretilmiş katma değeri yüksek ürün ve hizmetlerin etrafında konumlandırmalı.
Bu üç hususun size yardımı olacağını düşünüyorum. Mesela yatırım konusunda, özellik altyapı yatırımları konusunda çok iyisiniz ki bu ekonomik büyüme için önemli bir bileşendir. Buna ek olarak canlı bir ekonominiz, güçlü bir talebiniz ve daha yüksek seviyeye ulaşmanıza yardımcı olacak genç nüfusunuz var."
"Günümüzde eğer güvenilir makro politikalarınız yoksa kaybedersiniz"Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Muller, sağlam makro ekonomi ve maliye politikalarının önemini hatırlatarak, şu ifadeleri kullandı:
"Bir iktisatçı olarak bu değerlendirmeleri yaparken tabii ki makro ekonomi ve maliye politikalarının düzgün uygulandığı kabulüyle konuştum. Çünkü sağlam politikaların yokluğunda Türkiye için her şey çok zor olur. Günümüz dünyasında eğer güvenilir politikalarınız yoksa kaybedersiniz. Çünkü düşük hızlı büyümenin hakim olduğu bu iklimin yatırımcıları her zaman hassas riskten kaçmaya eğilimli. Bu yüzden, yakın geçmişte küresel boyutta finansal kriz geçirmiş bir dünyayı düşünerek söylüyorum, ekonominizi büyütebilmek için çok sağlam makro iktisadi politikalara ve istikrara ihtiyacınız var. Aksi takdirde yatırımlarınız olumsuz etkilenecektir."
"Metodoloji değişikliği Türkiye'nin sıralamasını düşürdü"Muller, Dünya Bankası tarafından her yıl güncellenen ve 2017 versiyonu kısa bir süre önce açıklanan, ülkeleri iş yapabilme imkanlarıyla ilgili bir dizi ölçüme göre sıralayan, "2017 İş Yapma Kolaylığı" raporundaki sıralamada Türkiye'nin birkaç basamak aşağıya düşmesiyle ilgili olarak, "Türkiye'nin sıralamadaki yeri metodoloji değişikliği nedeniyle düştü. Türkiye'nin bir şeyleri eksik yapması söz konusu değil. Ayrıca diğer ülkelerden bazıları daha agresif bir gelişme gösterdiği için Türkiye'nin önüne geçtiler." dedi.
İleriye dönük beklentisinin yüksek olduğunu belirten Muller, "Hükümetinizin yaptığı açıklamalar ve çalışmalar, önümüzdeki süreçte Türkiye'nin söz konusu kriterlerde daha ileriye gideceğini düşünmemi sağlıyor." diye konuştu.
Alıntı:
http://www.borsagundem.com/haber/dunya-bankasindan-turkiyeye-buyume-onerisi/1131832

İhracatın yarıdan fazlası İstanbul'dan

İstanbul, yılın ilk 8 ayında Türkiye'den yapılan ihracatın 54,5’ini tek başına gerçekleştirdi.

Türkiye'nin ihracat şampiyonları yılın ilk 8 ayında İstanbul, Bursa ve İzmir oldu. Gümüşhane, Tunceli ve Kars ise en az ihracat yapan iller olarak son sıralarda yer aldı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Diyarbakır Bölge Müdürlüğü’nden alınan verilere göre, yılın ilk 8 ayında 93 milyar 320 milyon 378 bin dolar ihracat gerçekleşti.
Verilere göre, yılın ilk 8 ayında Türkiye'nin ihracat şampiyonu 50 milyar 906 milyon 266 bin dolar ile yine İstanbul oldu.
Uzak ara ihracat şampiyonu olan mega kent İstanbul, Türkiye ihracatının yüzde 54,5’ini tek başına gerçekleştirdi. İstanbul’u 6 milyar 272 milyon 841 bin Dolar ile Bursa ve 5 milyar 559 milyon 78 bin dolar ile İzmir takip etti.
İllere göre dolar bazında ihracat rakamları şöyle:
“Gaziantep 4 milyar 196 milyon 778 bin,
Kocaeli 4 milyar 178 milyon 753 bin,
Denizli bir milyar 583 milyon 516 bin,
Sakarya bir milyar 213 milyon 542 bin,
Manisa bir milyar 171 milyon 976 bin,
Hatay bir milyar 36 milyon 517 bin,
Adana bir milyar 18 milyon 534 bin,
Kayseri bir milyar 2 milyon 185 bin,
Konya 866 milyon 551 bin,
Mersin 852 milyon 297 bin,
Trabzon 789 milyon 363 bin,
Antalya 620 milyon 355 bin,
Tekirdağ 614 milyon 758 bin,
Mardin 582 milyon 691 bin,
Kahramanmaraş 579 milyon 789 bin,
Eskişehir 561 milyon 875 bin,
Aydın 393 milyon 363 bin,
Balıkesir 331 milyon 477 bin,
Adıyaman 289 milyon 728 bin,
Muğla 272 milyon 181 bin,
Samsun 236 milyon 108 bin,
Şırnak 235 milyon 222 bin,
Afyonkarahisar 194 milyon 936 bin, Karaman 186 milyon 795 bin, Uşak 164 milyon 157 bin, Karabük 161 milyon 277 bin, Malatya 155 milyon 226 bin, Çorum 148 milyon 355 bin, Zonguldak 141 milyon 910 bin, Şanlıurfa 136 milyon 746 bin, Kırklareli 127 milyon 519 bin, Elazığ 123 milyon 105 bin, Burdur 119 milyon 450 bin, Kütahya 118 milyon 76 bin, Kırşehir 115 milyon 514 bin, Isparta 113 milyon 429 bin, Rize 107 milyon 499 bin, Diyarbakır 105 milyon 667 bin, Giresun 102 milyon 474 bin, Osmaniye 100 milyon 165 bin, Bolu 97 milyon 888 bin, Ordu 94 milyon 661 bin, Yalova 74 milyon 574 bin, Kilis 74 milyon 155 bin, Çanakkale 72 milyon 416 bin, Iğdır 67 milyon 327 bin, Düzce 60 milyon 395 bin, Siirt 59 milyon 733 bin, Bilecik 57 milyon 23 bin, Aksaray 53 milyon 328 bin, Çankırı 53 milyon 9 bin, Amasya 51 milyon 883 bin, Sivas 47 milyon 949 bin, Artvin 39 milyon 463 bin, Niğde 36 milyon 971 bin, Ağrı 36 milyon 401 bin, Kastamonu 29 milyon 200 bin, Edirne 26 milyon 519 bin, Nevşehir 26 milyon 457 bin, Batman 25 milyon 190 bin, Van 24 milyon 72 bin, Yozgat 15 milyon 795 bin, Tokat 13 milyon 891 bin, Hakkâri 13 milyon 799 bin, Kırıkkale 13 milyon 477 bin, Sinop 12 milyon 884 bin, Erzurum 12 milyon 611 bin, Bartın 8 milyon 224 bin, Bayburt 6 milyon 912 bin, Erzincan 5 milyon 202 bin, Ardahan bir milyon 121 bin, Bitlis bir milyon 74 bin, Bingöl 598 bin, Muş 290 bin.”