15 Mayıs 2021 Cumartesi

Darphanenin altın üretimi ilk çeyrekte rekor kırdı

 Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın verilerine göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı Darphane ve Damga Matbaası’nın altın üretimi 2021’in ilk çeyreğinde rekor kırdı.


2021’in ilk çeyreğinde 40,9 ton altın üreten darphane, bunun yüzde 35,5’lik kısmıyla çeyrek altın üretirken yüzde 26,7’lik kısmıyla da birlik sikke altın üretimi gerçekleştirdi.


Ton bazında bir önceki üretim rekoru ise 2020’nin üçüncü çeyreğinde kaydedilmişti. Darphane 2020’nin üçüncü çeyreğinde 38,8 tonluk altın üretirken, bunun yüzde 54,4’üyle sikke altın, yüzde 17,36’sıyla da çeyrek altın üretimi gerçekleştirmişti.

Altın talebinin yurtiçinde ya aşırı güvensiz ortamlarda ya da altın fiyatlarında yaşanan yükseliş ve düşüş dönemlerinde arttığını vurgulayan İstanbul Altın Rafinerisi Stratejisti Haluk İzzet Mutlu, bu rekor dönemlerinde ons altın fiyatlarında yaşanan yükseliş ve düşüşlere dikkat çekti.


2020’nin üçüncü çeyreğinde altın fiyatları ons başına 2.063 dolar seviyesine kadar çıkarken, çeyrek bazında yüzde 5,8 yükseliş kaydetmişti. 2021’de ise altın son 40 senenin en kötü ilk çeyrek performanslarından birini gerçekleştirerek yüzde 10’dan fazla düşüş kaydetti.

Mutlu, iki çeyrekte de rekor kırılmasına rağmen neden farklı altın çeşitlerinin üretimde ağırlık kazandığıyla ilgili, "Bu işçilik maliyetleri ve kuyumculara gelen talepten kaynaklı" dedi.


“2020’nin üçüncü çeyreğinde piyasada çeyrek altında çok yüksek işçilik vardı fakat sikke birlikte bu yoktu. Bir anda talep çeyrekten birliğe kaydı” diyen Mutlu, 2021’in ilk çeyreğindeki rekorun ise düşen altın fiyatları ve risk faktörlerinden kaynaklandığını söyledi.


"Altın tahvili ve kira sertifikaları talep artışında etkili oldu"

Bu dönemlerdeki hızlı fiyat yükseliş-düşüş hareketlerinin ve yükselen risklerin talebi artırdığına değinen Mutlu, “Bunlara ek olarak bir de Hazine’nin ihraç ettiği tahvil ve kira sertifikaları var. Talepteki bu artış bunların ödemelerinin olduğu bir döneme denk geliyor. Bilhassa Ziraat Bankası tahvil geri dönüşlerinde fiziki altın isteyen tahvil sahiplerine darphane ürünlerinden verdi. Bu da o dönemde talebi arttıran bir faktör” diye ekledi.


2019’un son çeyreğinden beri ihraç edilen altın tahvili ve kira sertifikalarının toplamının altın cinsinden karşılığı ise 313,7 kiloya tekabül ediyor.





4 Mayıs 2021 Salı

Halka arz yatırımcılığı: Yanlışı ve doğrusu

 Yıl başından bu yana 11 şirketimiz halka arz oldu. Dünyada da benzer bir gidişat var.


Neden böyle?


Dünyada değerlemeler uçuk. Yüksek çarpanlarla kendilerine ortak almış oluyor şirketler.


Bizde ise hem değerlemeler cazip hem de krediler pahalı. Şirketler büyümek için ya yüksek enflasyondan kaynaklanan fahiş fiyatlı krediler kullanacaklar ya da sermaye piyasasına bakacaklar.


Sermaye piyasası demişken, yanlış anlaşılmasın; yüksek enflasyonun olduğu bir ülkede sermaye piyasası olmaz. Olur da olmaz.


Derinleşemez.


Örneğin enflasyon 17 iken bir bono arzını kaçtan yapabilirsiniz ki? Enflasyonun altında borçlanmak mümkün değil. Çok özel durumlarda. Bu bakımdan halka arzlar çok kıymetli.


Hisse vererek toplu şekilde ve faizsiz biçimde istediğiniz büyümeyi finanse edebilirsiniz.


Geçen yıldan bu yana şirketlerimiz bu yolu tercih ediyorlar çünkü kredi maliyetleri en az yüzde 20’lerde geziyor.


Şirketler cephesinde hayat böyle.


Yatırımcıların zaviyesinden olay nasıl?


Halka arz girilir. En az 2 tavan çekilir. Ardından birkaç gün içinde para ‘en az’ yüzde 20 değerlenir.


Bedava bir öğlen yemeği, yabancıların tabiri ile.


Bu bir süre de böyle devam etti açıkçası. Ta ki devam etmeyene kadar.


Yabancılar Borsamıza uğramaz olduktan sonra, her halka arzda bir başka hisseden çıkarak diğerine girme sanatı türedi. Bir yerden sonra da ‘halka arzların ilk günü’ piyangosu çıkmamaya başladı. İş, sonrası günler amortilerine döndü.


İşin şirket bacağı ve yatırımcıların cephesinden görünümü böyle.


Bir de halka arza gelirken yapılan hesaplar var. Yatırımcıların özellikle bakmaları gereken yer buraları. Hazine burada fakat zannımca en az bakılan da burası.


Kilit burada. Burada çünkü şirketin hangi çarpanlarla, nakdini kaç faizle indirgeyerek buralara geldiğini görmeniz elzem. Örneğin korona zamanında bir turizm şirketi yüksek çarpanlarla mı işlem görüyor? Borsada benzeri olan bir şirket onun çarpanları ile değil de yurt dışı benzerlerine göre mi işlem görüyor? Bunlar bilinmeden yatırım yapılamaz ki.


Unutmayalım, asıl maksat halka arza yatırım yapmak değil! Gayemiz BIST’te bir şirkete, mümkünse de doğru şirkete ve doğru fiyattan ortak olmak. Örneğin iki şirketten ucuz olanı zaten borsada işlem görürken siz özellikle halka arza giriyorsanız bunun tek bir izahı olabilir. Halka arzda oluşabilecek rasyonel olmayan fiyatlamayı satın almak niyeti.


Borsada yabancı sahipliği son yılların en düşük seviyesinde ve yıllardır yüzde 60’larla anılırken şimdilerde yüzde 40’larda. Stok böyleyken akımlar da zayıf. Yabancı yatırımcı gelmiyor. Bu durumda benzer ellerde farklı şirket hisseleri el değiştirir hale geliyor. Keza 1 hisse senedini elinde tutma süresi de zayıf.


Oysa patronları zengin etmeden ama mağdur da etmeden, uzun vadeli bir yatırımcı bazı oluşturmak mümkün. Bunun için de adil fiyat çok önemli. Daha önümüzde çok arz var, belli.


Şirketlerin tüm yukarı potansiyelini bugüne indirgeyip yatırımcıdan almak yerine, onları da olası olumlu gelişmelere ortak etmek en doğrusu. Yoksa bu yıl borsaya gelen neredeyse milyon kişiden mutsuz yığınlar yaratacağız. Onlar da mutlu olmak, daha fazla halka arzdan pay alabilmek için 10-20 hesapla arza katılmaktan kredi çekmeye kadar farklı yöntemler deneyecekler.


Sonucu hüsran olmadan elimizdeki fırsatı kullanmaya davet ediyorum düzenleyicileri, şirket sahiplerini ve aracıları.



Gökhan Şen
Bloomberg HT
https://www.bloomberght.com/yorum/gokhan-sen/2279758-halka-arz-yatirimciligi-yanlisi-ve-dogrusu



3 Mayıs 2021 Pazartesi

Islak imza olmadan banka müşterisi olma dönemi başladı

 Bankacılık sektörünün uzun zamandır beklediği, ıslak imza dönemini kapatan uzaktan müşteri edinimi hayata geçti

Devrim niteliğinde olarak değerlendirilen ve bankacılık sektöründe yepyeni bir dönemin başlangıcı olan ıslak imzaya gerek duyulmayan uzaktan müşteri edinimi uygulaması hayata geçti.


Yeni dönemde artık bankalar, uzaktan kimlik tespiti yaparak mobil cihazlar ve bilgisayarlar aracılığıyla müşteri kabul edebilecek. Başlangıçta bireysel müşteriler için geçerli olan uygulamanın önümüzdeki dönemde kurumsal müşteriler için de uygulamaya geçmesi bekleniyor. Peki uzaktan banka müşterisi olmak isteyenler neler yapmalı?


Türkiye Bankalar Birliği'ne (TBB) göre, uzaktan banka müşterisi olmak için atılması gereken 12 adım şöyle:


1-Uzaktan kimlik tespiti için mutlaka yeni T.C. Kimlik Kartına ve akıllı telefona sahip olmalısınız.

2-Kimlik kartınızın üzerindeki bilgiler okunabilir olmalıdır. Hasar görmüş bir kimlik kartı ile işlem yapılamaz.

3-Hesap açmak istediğiniz bankanın mobil uygulamasını lütfen akıllı cep telefonunuza indirin veya banka internet sitesine adresine girin.

4-Mobil uygulamayı indireceğiniz platformun güvenliğini veya giriş yapacağınız bankanın internet sitesi adresinin doğruluğunu lütfen kontrol edin.

5-Bilgilerinizin doğrulaması banka tarafından gerçekleştirildikten sonra uzaktan kimlik tespiti işlemini gerçekleştirmek için banka temsilcisi ile irtibata geçeceksiniz. Bu nedenle bankanın uygulamasını kullanmaya başlamadan önce lütfen sakin ve aydınlık bir ortama geçin.

6-Görüşme sırasında güneş gözlüğü ve maske gibi yüz tanımayı engelleyici unsurları lütfen kullanmayın.

7-İşleminizi bilgisayarla yapacak dahi olsanız, mobil telefonunuzu lütfen yanınızda bulundurun. Telefonun ön ve arka kameralarının çalıştığını ve internet bağlantınızı lütfen kontrol edin. Görüşme süresince kameranız açık olmalıdır.

8-Bankanız tarafından, mobil telefonlardaki NFC (Yakın Alan İletişimi) özelliğini kullanmanız istenebilir. Bu nedenle telefonunuzda NFC özelliğinin hangi menü altında olduğunu ve nasıl açılacağını mutlaka önceden öğrenin.

9-Doğrulama işlemi için hesap açmak istediğiniz banka başka bir bankadaki hesabınızdan, para transferi yapmanızı talep edebilir.

10-Bu işlemler esnasında başvuru formuna girdiğiniz bilgilerin güncel ve eksiksiz olduğundan emin olun. Size yöneltilen sorulara lütfen eksiksiz ve net cevaplar verin.

11- Görüntü ve ses kalitesinin, şüpheye yer bırakmayacak ve kimlik tespitinde herhangi bir kısıtlamaya imkân vermeyecek şekilde yeterli seviyede olduğundan emin olun.

12-Görüşme boyunca işlemler sadece sizinle gerçekleştirilecektir. Bu nedenle hesap ve işlem

güvenliğiniz için üçüncü bir kişiden yardım/destek almayın.