5 Kasım 2020 Perşembe

Yatırımcılar enkaz altında kaldı

 Türkiye cuma günü iki deprem haberiyle sarsıldı. Bu depremlerden ilki saat 14:51’de İzmir’de meydana geldi. İkincisi ise 21:53’de tüm yurtta. İlkinin merkez üstü Seferihisar açıklarıydı ve 15 saniye içinde onlarca bina toz duman arasında yıkıldı. İkincisinin merkez üssü ise Borsa İstanbul’du ve 10 dakika içinde 3 şirket Borsanın tozlu sayfaları arasına karıştı. Her iki depremde arkasında gözü yaşlı binlerce insan bıraktı.


Deprem ülkemizin bir gerçeği. Her depremde yüzlerce binlerce vatandaşımızı kaybediyoruz. Buna rağmen alışkanlıklarımızda herhangi bir değişme olmuyor. Zemini uygun olmayan yerlere yönetmelikler aykırı olarak ev yapılmasına göz yumuyoruz, hatta arada bir “BARIŞ” ilan ederek usulsüzlükleri düzenlemelere uygun hale getiriveriyoruz. Hasarlı olduğunu bildiğimiz evlerde oturmaya devam ediyoruz. Üç metrekare alan kazanmak için kolonları kirişleri kesiyoruz. Sonra bir sonraki depremde enkaz altından mucize eseri kim canlı çıkacak diye ekran başında bekliyoruz. Maalesef yaşadıklarımızdan hiç mi hiç ders almıyoruz. Yapılan uyarılara aldırmıyoruz. Dün Van, öncesinde Gölcük, bugün İzmir, yarın kim bilir neresi? Yaşananlar hep birbirinin kopyası. Sorumlular ortada yok. Mağdur olan hep yıkılan evlerde oturanlar.


Yetkililerin ihmali ve sorumsuzlukları zaten ortada. Ama gelin onları bir an olsun kenara bırakalım ve kendimize soralım. Kaçımız ev almadan veya kiralamadan önce binanın deprem yönetmeliğine uygun olarak yapılıp yapılmadığını kontrol ediyoruz? Kaçımız oturacağımız bina ile ilgili herhangi bir hasar tespit raporu olup olmadığını araştırıyoruz? Yaşayacağımız yer ile ilgili verdiğimiz kararlarda çevresel ve estetiksel faktörler daha ön plana çıkıyor. Sırf bu yüzden eften püften evlere milyonlarca lira para akıtıyoruz.


Aynı alışkanlığı borsada yatırım yaparken de sürdürüyoruz. Dişimizden tırnağımızdan artırdığımız paralarla içi boş şirketlerin hisse senetlerini kapış kapış alıyoruz. Ne mali tablolarına bakıyoruz ne de mevcut durumdaki sıkıntılarına. Çoğu bireysel yatırımcı hisse senedini alarak ortak olduğu şirketin ne iş yaptığını bile bilmiyor.


En güncel örnek Egeli&Co şirketler grubu. Egeli & Co Yatırım Holding A.Ş., Egeli &Co Enerji Yatırımları A.Ş. ve Egeli & Co Tarım Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş. Yakın İzleme Pazarı’nda işlem görüyordu. Yakın İzleme Pazarı ne demek? Borsada kuralları belirlenmiş pazarlardan çıkarılma sonucunu doğuracak gelişmelerin olduğu ortaklıkların işlem gördüğü platform. Diğer bir deyişle hasarlı raporu almış binaların bulunduğu mahalle. Bu yetmemiş, Egeli&Co Tarım’ın 2 Mart 2020’de KAP’ta yayımlanan mali tablolarına ilişkin bağımsız denetçi raporunda oluşan zararlar nedeniyle sermaye ve kanuni yedek akçelerinin toplamının üçte ikisinden fazlasının karşılıksız kaldığı, bu durumun işletmenin sürekliliği üzerinde ciddi şüpheler uyandıracak önemli belirsizliklerin mevcudiyetine işaret ettiği belirtilmiş. Yani teknik heyet gelmiş binayı incelemiş ve bu binada oturmanın tehlikeli olacağına dair rapor hazırlamış. Bu da yetmemiş, 6 Nisan 2020 tarihinde Borsa İstanbul yönetimi ortaklıkları faaliyetlerini devam ettiremeyecek seviyede finansman sıkıntısına düşmüş olması nedeniyle uyarmış. Bina örneğinden gidersek belediye bina yönetimine güçlendirme çalışmalarının bir an evvel başlaması konusunda ihtarname göndermiş. Tüm bu gelişmelere rağmen yatırımcımız ne yapmış? “Tekniği çok iyi”, “çok ucuz, nasıl olsa yükselir”, “çok sağlam tüyo aldım” gibi bahanelerle az bulunur Hint kumaşı gibi hisseleri yüksek yüksek fiyatlardan kapış kapış almış, hisseler 6 ayda %323 prim yapmış. Yıkılmak üzere olan binadaki daireleri “deniz görüyor”, “metroya yakın”, “muhiti güzel” gibi gerekçelerle ederinin çok üzerinde paralar vererek kiralamış veya satın almış.


Cuma günü saat 14:51’de İzmir depremi oldu, birçok bina toz bulutu içinde yıkıldı. Aynı günün akşamı Borsa Yönetimi 21:53 ile 22:03 arasında üç duyuru yayınladı ve o üç duyuruyla Egeli&Co grubuna ait üç şirket yerle yeksan oldu. Her iki depremde de insanlarımız yıkılan binaların/şirketlerin enkazı altında kaldı. O binadaki daireleri ve o şirketlerin hisse senetlerini insanlara yüksek fiyatlardan pazarlayanlar ise hala aramızda geziyor, belki de kendilerine yeni kurbanlar arıyor.


Biz bilinçlenirsek, bu tür depremlerden zarar görme olasılığımız da azalır. Allah bize bir daha yüreğimiz yakan felaket göstermesin. Sağlıcakla kalın.


Saygılarımla,

Gökhan Ugan

Alıntı:
https://www.borsagundem.com/yazarlar/yatirimcilar-enkaz-altinda-kaldi-yazisi/1529283

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder